Arı Ürünleri Hakkında Sıkça Sorulan Sorular?

balsargı

Tüm ürünlerimiz, Bingöl’ün floral zenginliği yüksek eşsiz yaylalarında, üniversitemizce yürütülen projelere ait kovanlarda bilimsel normlara uygun olarak tamamen doğal şartlarda titizlikle üretilmektedir.

Arı ürünlerinin insan metabolizması üzerindeki etkileri, tedavi edici özellikleri ve beslenmedeki önemi yıllardır bilinmekte ve çeşitli bilimsel çalışmalarla da desteklenmektedir. Arı ürünleri, diğer gıda ürünlerine eklenerek ya da tek başına kullanılabilmektedir. Bal, polen, arı ekmeği, arı sütü ve propolis; zengin besin içeriği ve yüksek biyoaktif bileşenleri ile insan sağlığını olumlu yönde etkilemektedir. Bu ürünler proteinler, basit şekerler, aminoasitler, doymamış yağ asitleri ve diğer biyoaktif bileşenler açısından zengindir. Bu özellikleri sayesinde arı ürünlerini tükettiğimizde bağışıklığımız güçlenmekte, vücudumuz hastalık yapıcı mikroorganizmalarla aktif olarak savaşabilmekte ve sonuç olarak vücudumuz korunmaktadır. Ayrıca, viral enfeksiyonların tedavisinde de destekleyici olarak kullanılmakta hatta antiviral ilaçlara alternatif olarak kabul edilmektedir.

Balın doğal özelliklerini kaybetmemesi için kuru, serin (ortalama 18-24 °C), karanlık ve ani sıcaklık değişimlerine uğramayan oda koşullarında, kapağı sıkıca kapalı, tercihen cam kaplarda muhafaza edilmelidir.

Taze arı sütü kısa bir süre içerisinde tüketilecekse +4 °C’de, uzun süre muhafaza edilecekse -20 °C’de muhafaza edilmesi gerekmektedir.

Arı poleni ve arı ekmeği (Perga) kurutulmuşsa kuru ve serin bir odada muhafaza edilebilir ancak buzdolabında yani +4 °C ve altında muhafaza edilmesi önerilir.

Balın temel yapısı karbonhidratlardan oluşur. Dolayısıyla her bal değişen sürelerde mutlaka kristalize olur. Kristalizasyon tamamen doğal bir süreç olup kristalleşme süresi balın kalitesine değil kaynağına bağlıdır.

Nektarın elde edildiği bitki kaynağına göre baldaki glikoz ve fruktoz oranı değişir. Glikoz oranı artıkça kristalizasyon daha hızlı gerçekleşmekte, fruktoz oranı arttıkça ise balın daha yavaş kristalize olduğu görülmektedir.

Kristalizasyon tamamen fiziksel bir değişim olup balların kimyasal özelliklerinde herhangi bir değişim gerçekleşmez.

Balın kristalize olması bazen tüketici tarafından bala şeker şurubu katılmış olduğu şeklinde yanlış yorumlanır. Ancak bu durum gerçeğin tam aksidir.

–    Şeker şurubu ilave edilmiş ballar çok uzun süre kristalleşmeden kalabilir,

–    Saf ve doğal ballar ise, balın elde edildiği çiçeklerin türüne göre değişmekle beraber, özellikle soğukta muhafaza edildiğinde birkaç ay gibi kısa bir sürede kristalleşebilmektedir.

Örneğin; Üçgül, yonca, ayçiçeği ve pamuk balları kısa sürede kristalize olurken; kestane, akasya, hardal, orman gülü ve çam balı gibi salgı balları çok geç kristalleşir. Kristalize olmaya başlayan balı, ev şartlarında tekrar eski haline döndürmek için 45-50°C’lik su banyosunda (benmari usulü) bekletmek yeterlidir. Bal kesinlikle kaynatılmamalı ve direk ateşe maruz bırakılmamalıdır.

Bitki kaynağına, üretim ve pazarlama metotlarına göre değişik şekil ve görünüşte olan balların kaliteleri arasında da farklar mevcuttur. Bal kalitesinin belirlenmesi yalnızca tek bir parametre ile değil, birçok parametrenin incelenmesi ile gerçekleşmektedir. Balın kalitesinin belirlenmesinde balın, melitopalinolojik, fiziksel, kimyasal ve organoleptik analizlerinin mutlaka birlikte yapılması gereklidir.

Tüm hastalıklarda olduğu gibi Coronavirüs ile mücadelede bağışıklık sistemimizin güçlü olması gerekmektedir. Arı ürünlerinin zengin besin içeriğine sahip olduğuna ve bağışıklık sistemini güçlendirdiğine dair birçok bilimsel çalışma mevcuttur. Bu yüzden arı ürünleri kullanarak Coronavirüs’e karşı direnç kazanmamız olasıdır.

 Arı ürünlerinin yapılarında alerjik reaksiyonları tetikleyecek bileşenler taşıdığı bazı çalışmalarda bildirilmektedir. Bal alerjisi nadir görülmekle birlikte diğer arı ürünlerinin daha dikkatli kullanılması gerekmektedir. Polen, propolis, arı sütü gibi arı ürünlerinin tüketilmesinden sonra birçok alerjik reaksiyonun ortaya çıktığı vakalar rapor edilmektedir.